FG Akü Haberler

AKÜ ÇOK SAYIDA PİLDEN OLUŞMAKTADIR DOĞRU MU YANLIŞ MI

Akülerin Yapısı ve Çok Hücreli Sistem

Bir akü, aslında belirli bir voltaj ve kapasiteye sahip bir güç kaynağıdır ve birçok uygulamada elektrik enerjisi sağlar. Aküler, birden fazla hücreden (pilden) oluşur ve her hücre, kimyasal enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürme prensibiyle çalışır. Her bir hücre, belirli bir voltaj üretir ve bu hücreler genellikle seri bağlanarak istenen toplam voltaja ulaşılır.

Örneğin, çoğu otomobil aküsünde 12 voltluk bir çıkış sağlanması gerekir. Bir kurşun-asit hücresi tipik olarak yaklaşık 2 volt üretir. Bu durumda, 12 volt elde etmek için seri olarak bağlanmış 6 adet hücre gereklidir (6 hücre x 2 volt = 12 volt). Bu hücrelerin her biri bir pozitif ve bir negatif plaka ile elektrolit adı verilen kimyasal çözelti içerir.

Hücrelerin Yapısı

Her akü hücresi, enerji depolamak ve gerektiğinde vermek için pozitif ve negatif olmak üzere iki elektrot içerir. Bu elektrotlar genellikle aşağıdaki gibi düzenlenir:

  • Pozitif Elektrot (Anot): Kurşun-asit akülerde pozitif elektrot genellikle kurşun dioksit ile kaplanmıştır.
  • Negatif Elektrot (Katot): Kurşun plakaları kullanılır.
  • Elektrolit Çözeltisi: Bu elektrotlar, sülfürik asit bazlı bir çözeltiyle çevrelenmiştir. Elektrolit, kimyasal reaksiyonu tetikleyerek enerji üretimini sağlar.

Bu elektrotlar arasında bir kimyasal reaksiyon gerçekleşir. Şarj sırasında, elektrik enerjisi kimyasal enerji olarak depolanır. Deşarj sırasında ise bu kimyasal enerji tekrar elektrik enerjisine dönüşür ve dışarıya güç sağlar.

Seri ve Paralel Bağlama Yöntemleri

Akülerde her hücre yaklaşık sabit bir voltaj üretir; bu yüzden akünün toplam voltajını ve kapasitesini değiştirmek için hücreler seri veya paralel olarak bağlanabilir.

  • Seri Bağlama: Voltajı artırmak için hücreler seri bağlanır. Örneğin, 2 volt üreten altı hücre seri bağlandığında 12 voltluk bir akü oluşur. Bu bağlantı tipi, oto akülerde yaygın olarak kullanılır.
  • Paralel Bağlama: Kapasiteyi artırmak ve daha uzun süre kullanım sağlamak için hücreler paralel bağlanabilir. Bu durumda toplam voltaj sabit kalırken, akünün kapasitesi (mAh veya Ah) artar. Paralel bağlantı, yüksek kapasiteye ihtiyaç duyulan uygulamalarda tercih edilir.

Farklı Akü Tiplerinde Hücrelerin Kullanımı

Farklı akü türleri (kurşun-asit, lityum, nikel-kadmiyum vb.) aynı prensiplere dayansa da, her bir hücrede kullanılan kimyasallar ve elektrot malzemeleri farklıdır. Örneğin:

  • Kurşun-Asit Aküler: Bu akülerde her hücre 2 volt üretir, 6 hücre ile 12 volt elde edilir.
  • Lityum-İyon Aküler: Her bir hücre yaklaşık 3.6–3.7 volt üretir, dolayısıyla yüksek voltajlarda lityum hücrelerin sayısı daha az olabilir.

Farklı akü türleri, farklı voltaj seviyeleri ve güç kapasiteleri elde etmek için hücre sayısını ve bağlantı şeklini değiştirir.

Akülerin Çok Hücreli Yapısının Avantajları

Bir akünün çok hücreli yapısı, enerji kapasitesi ve voltaj seviyesini istenen değerlerde ayarlama esnekliği sunar. Ayrıca, hücreler arızalanırsa genellikle tek hücreler değiştirilebilir veya bu sayede sadece birkaç hücredeki sorun giderilerek akü tamir edilebilir. Böylelikle aküler, farklı uygulamalarda esnek bir kullanım sağlar ve yüksek performans sunar.


Bu çok hücreli yapı, bir aküyü elektrik enerjisi kaynağı olarak verimli ve güvenilir kılar. Özellikle otomobil aküleri gibi yüksek performans gerektiren uygulamalarda çok hücreli yapının kullanımı, yüksek akım çekişi ve uzun ömür açısından kritik öneme sahiptir.

Bir yanıt yazın